Tekrarlayan İmplantasyon Başarısızlığı

Tüp bebek tedavileri günümüzde infertil yani kısır hastalar için başarıyla uygulanmaktadır. Buna rağmen her tadavi uyguladığımız infertil hastada gebelik oluşmamaktadır. Ortalama üç tüp bebek denemesi sonrasında total başarı %40-55 arasında iken altı ardışık tüp bebek denemesi sonrası bu oran ancak %50-75 arasında kalmaktadır. Görüldüğü gibi tekrarlayan tüp bebek denemeleri, gebelik oranlarını hiçbir zaman %100’lere ulaştırmamaktadır. Üstelik tüp bebek tedavisinde gebelik oranları üçüncü başarısız tedaviden sonra anlamlı olarak azalmaktadır. Ancak tekrarlayan tüp bebek başarısızlığı ile tekrarlayan implantasyon (embriyonun döl yatağına yerleşmesi) başarısızlığını birbirinden ayırmak gereklidir.

Tekrarlayan İmplantasyon Başarısızlığı, 40 yaş altı hastalarda taze veya dondurulmuş en az üç tüp bebek tedavisi ve toplamda en az 4 adet iyi kalite embriyo verilmesine rağmen gebelik kesesi ile sonuçlanmayan hastalar olarak tanımlanır. İmplantasyon oranı ise ultrasonografik değerlendirmede uterin kavitedeki gebelik kese sayısının, transfer edilen toplam embriyo sayısına oranı olarak ifade edilmektedir. Bu tanımlamalara göre suçlu sadece iyi kalite embriyo verildiğine göre uterus (rahim) gibi durmaktadır. Fakat unutulmamalı ki iyi kalite embriyo, zaman ayarlı görüntüleme (ör, Embriyoskop) gibi yöntemler dahil halen tam olarak net tanımlanmış değildir. Bu nedenle Tekrarlayan İmplantasyon Başarısızlığı’ndan yumurta ve sperm kalitesi de sorumludur.  

Tekrarlayan İmplantasyon Başarısızlığı olan olgularda genel toplumdan daha yüksek oranda anne ve baba adaylarında kromozomal bozukluklar görülmektedir. Özellikle dengeli translokasyonlar bu kişilerde sıktır ve bu translokasyon taşıyıcısı olan infertil (kısır) çiftlerde başarı için Pre-implantasyon Genetik Tanı (PGD) gerçekçi bir tedavi seçeneği oluşturmaktadır. Fakat karyotip analizi normal gelen Tekrarlayan İmplantasyon Başarısızlığı olan olgularda Pre-implantasyon Genetik Tanının yeri tartışmalıdır. Bu nedenle bu hastaların yönetiminde her iki çifte öncelikle karyotip analizi önerilmektedir.

Doğumsal uterin anomalilerin tekrarlayan gebelik kayıpları ile ilişkileri iyi tanımlanmıştır. Ancak Tekrarlayan İmplantasyon Başarısızlığı ile ilişkileri tartışmalıdır. Hidrosalpenks (tüplerde su toplanması) ve endometrial bütünlüğü bozan ya da etkileyen myoma uteri, endometrial polip ve intrauterin adezyon gibi patolojiler de Tekrarlayan İmplantasyon Başarısızlığı ile ilişkili olabilmektedir. İntrauterin patolojilerin tanısı ve tedavisinde histeroskopi altın standarttır. Yapılan histeroskopinin endometrial patolojisi bulunmasa da hastalarda implantasyonu artırdığı bildirilmektedir.

Tekrarlayan başarısız tüp bebek denemeleri hastalarda ciddi anksiyete ve depresyona neden olmaktadır. Bu nedenle tüp bebek tedavi seçeneklerinden önce hastaların temel yaşam şeklini iyileştirmeleri önerilmelidir. Bunlar arasında stres ve anksiyetenin azaltılması, sigara-alkol kullanımının önüne geçilmesi ve obesitenin kontrol altına alınması sıralanabilir.

Tekrarlayan İmplantasyon Başarısızlığı olan hastalarda başarıyı artırıcı yaklaşımlar

  1. Blastosist yani 5. gün embriyo transferi.
  2. Ardışık embriyo transferi.
  3. Ko-kültür sistemleri gibi embriyo kültür ortamlarının optimizasyonu.
  4. Donor oosit veya zigotlarından sitoplasma transferi.
  5. Fallopian tubanın içerisine embriyo transferi.
  6. İmplantasyon öncesi endometriyal injuri (yaralanma)

Sonuç olarak Tekrarlayan İmplantasyon Başarısızlığı tedavisinde esas strateji endometrial reseptiviteyi arttırabilmek ve/veya embriyo kalitesini iyileştirebilmek olmalıdır.

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir